GÜLŞAH YÜCEL'İN KÖŞE YAZISI

Bir merhaba yazısı ile giriş yapmak için hem çok geç kaldım hem de gerek yok diye düşünüyorum. Çünkü bu camiada yeni bir isim değilim. O yüzden, 'dan' diye sizleri ilk yazım ile buluşturmayı düşündüm.

**

Geçtiğimiz perşembe günü Karamürsel Belediye Başkanı İsmail Yıldırım ile röportaj yaptık ve Karamürsel’i masaya yatırdık.

İsmail Başkan farklı bir Başkan. AK Parti kadrolarından görmeye alıştığımız başkanlar arasında Kocaeli'de hatırlanmayacak düzeyde örneğiyle karşılaşılmamış, kendine has tarzı ve duruşu olan bir isim.

Yapmış olduğu cesur yorumlar, ani çıkışlar, parti için elzem gördüğü eleştiriler.. Hepsini bir kalemde aktarıyor. Partisinin hakkını da veriyor, eksiğini de gözler önüne seriyor.

Yılların başkanı Yıldırım, bilgi ve tecrübesinin ardına saklanıp da, 'Ben daha Karamürsel için ne yapayım?' demiyor. 'Benim hala Karamürsel için hayallerim var' diyor.

Hayallerini anlatıyor, geçmişe dönüyor, önünde engel olduğunu iddia ettiği büroksiden dert yanıp Karamürsel'in 4 yılının nasıl heba edildiğini anlatıyor.

İşte bu heba edildiğini iddia etmiş olduğu bu 4 yılı şu cümleler ile dile getiriyor:

“İbrahim Başkan zamanında Ereğli’de çok değişik bir plan yapacaktık. Zekeriya Bey var. Şimdi başka bir partide. Onun vizyonsuzluğu yıllarca önümüze geçti. Bir plan yaptım. ‘Efendim bu plan olmaz’ dedi. İbrahim Başkan, ‘Niye olmuyor?’ dedi. ‘İmari ve kanunlar açısından bir problem var mı? Niye olmuyor’ dedik. ‘Daha önce hiç yapmadık’ dedi” diye konuştu.

**

Gelelim röportaj sonrasına..

Gazetemizin İmtiyaz Sahibi Ahmet Akçaalan’ın telefonu çalıyor ve Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Başkanvekili ve dönemin İmar Komisyonu Başkanı olan şimdilerde ise İYİ Parti'de siyaset yapan Zekeriya Özak, 'Karamürsel'in 4 yılı Zekeriya Özak'ın vizyonsuzluğu yüzünden heba edildi' iddiasına yanıt vermek istiyor.

Özak yılların bürokratı. Elbette bu şehir için dertlenenlerden birisi olmalı. ‘Artık İmar Komisyonu başkanı düşünsün’ demiyor hala bu şehirde tek bir taş bile konsa proje üzerine araştırmalar yapıp sesini duyuruyor.

Yıldırım’ın, ‘Zekeriya Bey, 4 sene o planı engelledi’ şeklindeki açıklaması hakkında açıklamalar yapıyor. Her zaman dersine çalışmış şekilde görmeye alışık olduğumuz Özak bu kez de aynısını yapmış. Notlar almış, haritalar çıkarmış, karşılaştırmalar yapmış, o günden bugüne proje ne aşamada tek tek not etmiş. Harika bir özen.

Ve konuya giriyor. Yıldırım’ın sözlerinin gerçek dışı olduğunun altını çizerek şu ifadeleri kullanıyor:

“O zaman kendisine bizzat bu planın başarısız olacağını ve şuyulandırmada çok sıkıntı yaşayacağını bizzat kendim söyledim. Kendisi de, ‘Siyasetçi olan benim bedelini ben öderim’ dedi. ‘Peki göreceğiz’ dedim.

Duruma kendi tarafından açıklık getiren Özak’ın sözlerinin devamı daha dikkat çekici. İşte o kısımda Özak şu ifadelere yer veriyor:

“Sıkıntılı bir plan. Özetle plan çok yanlış ve eksik. Biz de komisyon olarak planda birçok düzeltme yaptık. Revizeli olarak çok da içimize sinmese bile planı revizeli bir şekilde onayladık.”

Evet, Özak projeyi onaylamış. Üstelik çok sıkıntı gördükleri projeyi onaylamış. Hatta ve hatta yapılan revize bile içine sinmemiş de onaylamış. Sonra ne mi olmuş? İşte Özak’ın sözlerinin devamı:

“Şimdi öğreniyorum ki plan mahkeme kararı ile iptal edilmiş. Tekrar yapmışlar. Şuyulandırmaları vatandaş mahkemelere taşımış. Davalar halen devam ediyor. Mesela o planda Tepeköy bölgesinin şuyulandırmasına hiç başlayamamışlar. O zaman söylediklerimizin haklı olduğu ortaya çıkmış oluyor.”

Karamürsel’de durum bu. Özak’ın dediği gibi konu mahkemeye taşındı, plan iptal edildi mi gerçekten bilmiyorum. Yıldırım’a göre bu işin aslı nedir onu da bilmiyorum. Ama tek gördüğüm tablo şu:

Şimdi Sayın Özak, yapmış olduğu bu açıklama ile kendini haklı mı çıkardı? Yoksa içine sinmediği halde altına imza attığı proje için Karamürsel’e hizmet değil dert götürenler kervanına mı katıldı? Başkan Yıldırım, Özak hala Büyükşehir’de görev yapıyor olsaydı yine, ‘vizyonsuz’ der miydi?

Yorum sizin.