ÇETİN ÇILDIR KÖŞE YAZISI
Kimi başına yağmaya başlayınca anlar yağmuru, bazıları havaya bakar, bulutları izler veya romatizmasının azmasından anlar, birileri de meteoroloji eğitimi alır şu gün şu saatte yağmur yağacak der.
Sonuncusu tabii ki her zaman tutturamaz ama genelde tutar.
Biz genellikle ikinci ve üçüncü yöntemi uygulamaya çalışıyoruz.
Hem bulutlara bakıyoruz hem de bilimsel verileri analiz ile, olabilecekleri önceden anlamaya çalışıyoruz.
Bu analizlerle bir önceki genel seçimlerden aylar önce, erken seçim olacağını yazdık.
Dayanak noktamız muhalefetin seçtiği yolun netleşmiş olmasıydı.
Başkanlık referandumunda İstanbul, Ankara başta 17 büyükşehirde hayır çıkmıştı.
Muhalefet de 2019 yerel seçimlerinde bu büyükşehirleri almayı ve devamında da bu rüzgarla genel seçimlere gitmeyi planlıyordu. Peki ne oldu, genel seçimler Bahçeli' nin açıklaması ile öne alındı ve sonucu biliyorsunuz.
Bir süredir izliyorum, seçime bir yıl kala muhalefetin politikası yine netleşti.
Aday ortada yok ama strateji net.
- Bir numaralı argüman, yirmi yıldır kesintisiz devam eden Erdoğan iktidarı. Propaganda bu yirmi yıl üzerinden yapılacak.
- İkinci malzeme de ekonomik kriz.
Uzun süredir yazıyorum 2023 seçimleri öncesi ekonomi gündemden düşecek. Nasıl düşeceğini çok detaya girmeden bir önceki yazıda yazdım. Detayları Ahmet Akçaalan'a anlattım, zamanı gelince o yazacak.
Bu hafta Erdoğan 2023 seçimleri için adaylığını açıkladı.
Bu yazının başlığının neden tarihe not olduğu ile devam edelim.
- Ya adaylığını açıklamış olmasına rağmen son düzlükte Erdoğan aday olmayacağını, ülkeyi 2053 hedeflerine taşıyacak kadroların adaylığını açıklayacağını söylerse ne olur?
Ekonomi gündemden düşmüş, Erdoğan da aday değilse bizim siyaset üretme konusundaki becerisi belli muhalefet ne yapar !!!
Sesleri duyuyorum, Erdoğan asla bırakmaz, bu saatten sonra kim aday olur vesaire, vesaire.
Soru bu değil, anketler yanıltıcı olsa da sokaktaki tablo ortadayken 2053, 2071 hedeflerinden bahseden Erdoğan ve Bahçeli sevgili muhalefetimize ya yeni sürprizler hazırlıyorsa !!!
Çıkıp, biz ülkeyi 2023'e taşıdık, temeli attık, 2053'e taşıyacak kadroları da önünüze çıkardık, Türkiye Cumhuriyeti binasını bu kadroların inşa edeceğine inanıyoruz, derlerse.
Peki o zaman kim aday olacak diyenler de olacaktır;
Onu da başka bir yazıya bırakalım.
SON SÖZ
Böyle bir yazıyı, Erdoğan'ın adaylığını açıkladığı hafta yazmanın risklerini biliyorum. Bundan daha iyi bildiğim şey, Erdoğan ve Bahçeli gibi ömrünü siyaset ile geçirmiş bir ikilinin, son derece acemi olduğunu her fırsatta gösteren muhalefete seçim kaybetme ihtimallerinin olmadığı.
Bu yazının temel mantığı, son on iki ayda sürprizlere hazır olun şeklinde. Sürpriz meselesinde çıtayı biraz yüksek tuttuğumun da farkındayım.
Muhalefeti bir arada tutan en önemli etken olan Erdoğan düşmanlığı da ortadan kalkarsa, sorusuna cevap aramak istedim. Bu çimento ile birbirlerinin tüm kusurlarını örtenler için nasıl bir iklime yol açar sorusuna da.
Yazılarımı ilk kez okuyanlar, itiraz etmeden önce geçmiş analizlerime bir göz atsalar iyi ederler.
Bu yazı da aynı bundan önce defalarca yaptığım gibi bilgiye dayalı değil, bir durum analizidir.
Aklınızın bir kenarında dursun.
Demirel'in dediği gibi;
"Siyasette 24 saat çok uzun bir süredir."