Çetin Çıldır'ın Köşe Yazısı

Ömrünü her firsatta Türkiye' yi aşağılamaya vakfetmiş bir kesim, çocukları ABD vatandaşı olsun diye doğum için ABD' ye giden, her yıl ABD vatandaşlığı için yeşil kart başvurusu yapan özetle bir fırsat bulsa ABD' ye kaçma hesapları yapanlar ABD seçim tiyatrosunu dikkat ve şaşkınlıkla izliyor.

Ülkede bir kesim de hangi adayın kazanması halinde daha az zarar görürüz havasında seçimleri takip ediyor. Iktidar taraftarları genellikle TRUMP, muhalefet yanlıları BIDEN kazansın havasında. Bu atmosferi Obama' nın seçimlerinde de yaşamıştık. Obama kazandığında bir kesim mutluluktan ne yapacağını şaşırmıştı. ABD' deki sistem halkın seçtiği başkanlar üzerine dizayn edilmemiştir. Bu teorinin en net kanıtları Trump döneminde yaşandı. Trump kazandığında yola çıktığı ve dört yılın sonunda kimlerle yürüdüğüne bakarsanız anlarsınız. ABD başkanları ne kadar güçlü seçilirse seçilsin çizilen çok dar alanda oynayan bir konu mankenidir. Bu nedenle propaganda döneminde ne söylediklerinin hiçbir önemi yoktur. Yeni seçilen başkana da görevi teslim alacağı ocak ayına kadar gereken brifler verilecek, o da görev devri sonrası bu brifler paralelinde davranacaktır. Dün söyledikleri ise Süleyman Demirel'in siyasi hayatımıza soktuğu" Dün dündür, bugün bugündür" ifadesi olarak kalacaktır. Bu nedenle mesele kimin seçildiği değil, ABD nin yeni dünyayı nasıl gördüğü olacaktır. Bu ABD tarafı, bizim için önemli olan ise gücümüzün ne olduğuna göre belirlenecektir.
Bugün itibarı ile BIDEN kazanmaya yakın görünüyor. Türkiye ile ilgili vereceği ilk beyanatı yazalım, siz de bu yazıyı saklayın ve karşılaştırın.

"Türkiye çok önemli bir NATO müttefikidir. Cumhurbaşkanı ERDOĞAN güçlü liderliği ile çok önemlidir. ABD ve TÜRKIYE' ' nin uzun yıllara dayanan işbirliği yeni dönemde de güçlenerek devam edecektir."
Ne bu açıklamanın ne de seçim dönemindeki açıklamaların hiçbir önemi yoktur. Bilmemiz gereken biz milli çıkarlarımız demeye ve bunu fiili olarak sürdürmeye devam ettikçe ABD ile gerginlik yaşamaya devam edeceğiz.

SON SÖZ

Türkiye' deki seçimleri tartışmalı bulanlar, demokrasinin beşiği sandıkları ABD seçimlerine baksın. Orada olanların bir kısmının bizde olması halinde olacakları bir hayal edin. Yağma korkusu ile kapatılan ve girişlerine duvar örülen dükkanlara bir bakın. Seçim sonrası olacakları da izleyin. Beğenmediğiniz ülkeniz ile bir karşılaştırın ve sonra sanmıyorum ama biraz utanmanız kaldı ise utanın. Umarım yeşil kartınız bu aralar gelir de ABD seçim tiyatrosunu yerinde izlersiniz.Tabii günde ortalama 100.000 kişinin virüs kaptığı ve tedavinin binlerce dolar olduğu, bu seçim kaosunun sürdüğü bir ülkeye gitmeye cesaretiniz varsa. Otu çöpü her şeyi sevdiniz de bir bu ülkeyi sevemediniz. Bu da nasip işi demek ki. Vermeyince vermiyor ALLAH...