Ahmet AKÇAALAN'ın Köşe Yazısı
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı iyi takip eden görecektir ki her konuşmasının sonunda cumhur ittifakı vurgusu yapıyor.
Diyor ki; “Yeni reformlara Cumhur İttifakı olarak imza atacağız”
Bakın anlamayanlar için tekrar yazıyorum.
Her konuşmasını öyle bitiriyor.
Dün Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, özel uçak "TUR" ile TSİ 18.00'de Belçika'nın başkenti Brüksel'e gitti.
Brüksel’de yine cumhur ittifakı dedi;
“Sizler Cumhur İttifakı'nın buradaki eli ayağı, duyan kulağısınız. Cumhur İttifakı'nı diri ve sağlam tutacağız”
Düşünün Belçika gezisi öncesi Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Silivri Belediye Başkanı MHP’li Volkan Yılmaz'ı makamında ziyaret etti.
Bu mesajları görmek istemiyor musunuz?
****
Herkes bildiğini yazsın,
Bende bildiğim mahalleyi yazıyorum.
Yok saymaya çalıştıkça gözünüze sokacağım.
Şimdi Kocaeli’nde belediye başkanlarına soruyorum;
Siz ne kadar konuşmalarınızda cumhur ittifakı diyorsunuz?
O kadar konuşmanıza şahit oldum.
Bir belediye başkanının konuşmasının sonunda cumhur ittifakına dikkat çektiğini görmedim.
Tam 1 yıl oldu.
Kaç defa MHP İlçe Başkanlarını ziyarete gittiniz?
Kaç defa ilçenizde Ocak başkanlarına gittiniz?
Kaç defa Kocaeli Ülkü Ocakları Başkanı iadeyi ziyarette bulundunuz?
Kaç defa MHP İlçe Başkanları ile ilçenizi istişare ettiniz?
Ak Parti kongreleri oluyor, konuşmalarda cumhur ittifakı neden denilmiyor?
Ne kadar bu camiaya dokundunuz?
Bildiklerimin çoğunu yazmıyorum.
Bu camianın önde gelen isimleri ile ne kadar istişare yaptınız?
Cumhurbaşkanı Erdoğan, cumhur ittifakı söylemi ile bana göre bir tabana sesleniyor. Sizler gibi karşı mahalleye şirin gözükmeye çalışmıyor, karşı mahalle için neler söylediği ortada.
Yarın seçim kaybederim diye kimseye şirin gözükmüyor. Çünkü karşıda bloklaşmalar var. Nitekim önümüzde ki süreçte cumhur ittifakına daha çok ihtiyaç olacak.
Peki Kocaeli’nde belediye başkanları ne kadar bu tabana hitap ediyor?
Bana sorarsanız hiç…
Vurguladığım MHP İl başkanı ile fotoğraf çekilip paylaşmaktan bahsetmiyorum. Ve ya belediye başkanlarını makamlarda ziyaretleri kastetmiyorum.
Eleştirime çözüm sunan gazetecilik çizgim var.
Peki ne olabilir?
*Kocaeli Uluslararası Kongre Merkezi’nde “Cumhur İttifakı ile bir yıl” adı altında bir program düzenlenmesinde büyük fayda olacaktır. Bir tanıtım filmi izlensin. Bu programda 12 ilçe Ak Parti ve MHP teşkilatlarını bir araya getirin. Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Büyükakın, AK Parti, MHP il başkanları ve milletvekilleri konuşsun.
*Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Büyükakın, 12 ilçenin MHP’li meclis üyeleri ile il başkanlarından hariç toplantı yapmalı. Bu toplantı ile MHP’lilerin beklentilerini dinlemeli.
*MHP’li mahalle başkanlarının olduğu toplantılar düzenleyerek tabana inmeli.
*Düne kadar Cumhurbaşkan Erdoğan’a ve Ak Parti’ye en ağır hakaret edenler, bu şehirde şimdi belediye başkan danışmanı mı? Evet. Peki Kocaeli’nde bir belediye başkanına danışman olacak MHP’li isim yok mu? Arayın ilçe başkanlarını size hemen isim verirler.
*MHP’liler 31 Mart sonrası belediyeye kaç işçi alındı diye sorunca hemen öfkeleniyorsunuz. Peki yerel yönetimlere eleman alırken MHP ile istişare yapıyor musunuz?
Bakın beş başlık ve kökten çözüm.
Aylar önce Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Büyükakın’a sahada olması, KİHMED gibi camialara ve muhtarlara dikkat çektim.
Kötü mü oldu?
KİHMED’e bir atama ile dokunuldu, çok mutlu oldular.
Muhtarlarla toplantı yapıldı, şimdi “Tahir Başkanımız” derken heyecanlanıyorlar.
Sahada olan kazanır dedim, “mütevazı bir başkan” gördüler.
Ve biz bunları bir analiz olarak ortaya koymaktan başka ne yaptık?
MHP Kocaeli’ne de şu uyarılar yapmadan geçemeyeceğim;
*MHP lideri Devlet Bahçeli, Türkiye siyasetinde dini asla kullanmayan bir liderdir. Hatta kendisini namaz kılarken görmesini isteyenlere diyor ki; “"Milliyetçi Hareket Partisinin Genel Başkanı kameralı namaz nasıl kılınır bilmez" yani demem o ki şu cuma sabahları cami içerisinde fotoğraf paylaşmaktan vazgeçin. Büyük tepki alıyorsunuz.
*MHP demek rakamsal olarak değil özgün ağırlığı ile anlam ifade eder. Yani siz birilerinin peşinde koşmaktan ziyade birileri bu makamların özgün ağırlığına saygı duyacak. Bunun günlük menfaatlerle kaybedilmesinin yıllarca büyük vebalini çekersiniz benden demesi…
Biz bunları yazdık.
Sansürü hak ettik.
Yine olanı olduğu gibi yazacağız…