Tefekkür Saati - Ayşe Battal
Herkesin bir hayat öyküsü var.
Kimisini tek dal çiçekle mutlu edebilirsin, kahkaları mahalle aralarından duyulur.
Kimisine her şeyini verirsin ama yine de minik bir tebessüm bile göremezsin.
Kimisinin kalbi nur saçar mesela, iliklerine kadar hissedersin... Kimisinin kalbi harabedir restore edemezsin... Ve kimisi de vardır ki, öfkesiyle tanıdığımız Hz.Ömer r.a. gibi küçücük bir anda sıcacık merhametini hissedersin...
Hayat bize çeşitli olaylar yaşatır.
Bazen ders çıkarır ve sıkıca tutunuruz yaşama...
Bazen de boşveririz ve salarız kendimizi uçurumdan aşağıya...
Yani hayat bize; "Sana bir ders lazım ama önce şu zehri içeceksin" der bu gibi durumlarda...
Yani ne kadar acı, o kadar ders...
Sözün özü hayat bile akıllı...
En basit olayda dahi, hep bir ikilemin içinde buluruz kendimizi. Önemli olan; yaşanılan olayların gölgesinde kaldığımız o ikilemlerin içindeki hikmeti yakalamak aslında...
Zira bu ikilemin bir ucu hak, diğer ucu batıldır.
Her zaman söylerim, ortası yoktur bunun.
Yaptığımız her seçim;
ya hidayet yoluna ekilen tohumdur, ya da delalete giden uçurum...
Delalet kolay seçimdir çünkü kul yerine iblis tüm mahiretini sergilemiştir zaten.
Ama hidayet öyle mi...
Hidayet zor olan seçimdir çünkü emek işidir, hak edilmek ister...
Hz.Ömer r.a örneğinde de gördüğümüz gibi hidayete ulaşmak dakikalar içinde kalbe mıhlanan bir kavram değildir.
Hidayet, böğrümüze lök diye yerleştirilen ani bir his, ani bir maneviyat değildir...
Hz. Ömer r.a., yaşadığı her olayda kalbi kendisini sorguya çekti ve iman kalbine kök saldı...
Rabb'imiz önce bir takım olaylar yaşatır, bize yolu gösterir, kulunu kendi yoluna iletmek ister. İşte bu hikmeti görüp yakalamak kulun elindedir.
Nasibe tutunup, sorguladığımız anda, işte o anda başlar öykü...
Az çabalasa ya da kalbi istese hidayete kavuşacak...
Ve en güzeli ne olacak biliyor musun; "Onca kulun arasında beni seçti Rabb'im" diyecek o kul...
Ve tutanacak sıkıca Rabb'inin kopmaz ipine...
Ne güzel söylemiş Prof. Şehid Seyyid Kutub: "Hidayeti ve hakikati talep etmediğinden dolayı Allah, onu hakka ve hidayete sevk etmiyor."