Niyazi Cebeci'nin Köşe Yazısı
Bilgi toplu mumuyuz?
Bir japon yılda 24 kitap okuyor.Teknoloji dünyasında en önde. Amerika'nın Hiroşimaya attığı atom bombasından sonra,Japonya elektronik sahada gelişme göstererek,dünyada ciddi anlamda söz sahibidir.
Bir İngiliz yılda 22 kitap okuyor.
Bilgi kirliliği ve istihbaratta her yerde.
On iki ayak buzdolabı gibi donuk, hareketlerini hiç belli etmezler.
Vakti geldiği zaman, derin dondurucudan bilgi kirliliğini servis yaparlar.
Tarihi geçmişi 200 yıl ancak olan, oğlu Amerika aynı yoldan iz sürmede.
Amerika kendi içindeki Yahudilerin, sermayelerini Çin'e transfer etmesi sonucu bugünlerde zor durumda.
Bir Alman yılda 20 kitap okuyor.
Ajanlıkta dünyada fink atıyor.
İkide bir ülkemize gelen Alman yeşiller partisinin başkanı olan,Alman Federal meclis üyesi Claudia ROTH
Rotu çıkınca,Güneydoğu,Doğu Anadolu ve özellikle Diyarbakır ilimizi devamlı ziyaret ederdi.
Bir Fransız yılda 18 kitap okuyor.
Gözü hep lobicilik, sömürgecilikte.
Loca faliyetleri ile, bütün dünyanın huzurunu bozmakta üstüne yoktur.
Ermeni diasporasını yönlendirmek suretiyle dünyada haksız kamuoyu oluşturmaya çalışıyor. Tarihine baktığımızda, masum insanların ne kadar kanını döktüğü ayan beyan bellidir.
Bir Rus yılda 16 kitap okuyor.
Rusya edebiyatta dünyada öncü konumunda.
Rusya, soğuk savaşta izini ve rengini hiç belli etmez.
Pusuda gelişmeleri bekler, ta ki bütün söylemlerden sonra kendisi konuşur.
Uluslararası ilişkilerini yönlendiriken, mutlaka topladıkları ajanlık bilgileri doğrultusunda hareket ederler. Hiç acele etmezler.
Türk'ler yani bizler, yılda 6 kişi 1 kitap okuyoruz.
Onun için iki yakamız bir araya gelmiyor.
Peki çözüm nedir? diye sorarsanız!
OKUMAK!
Kendi öz kültürümüzün gereğini yapmak.
Aydınlık Türkiye'nin yolu bilgi toplumundan geçer.
Dünyada söz sahibi olacaksak, araştıran, sorgulayan, çok okuyan yeni nesiller yetiştiren eğitim sistemimiz olmalıdır.
Aksi halde, uluslararası arenada bizi zorluklar beklemektedir.