Çetin Gürol'un Köşe Yazısı
Yazıma başlarken şunu baştan söyleyeyim AK Parti’nin kurulduğu yıllardan itibaren muhabirlik dönemlerimde Fikri Işık ile tanışıklığımız bulunmaktadır.
Kendisinin nasıl bir teşkilatçı olduğunu ve çalışma azmini yakından bilenlerden birisiyimdir.
Fikri Işık;
İl Başkan Yardımcısı oldu.
İl Başkanı oldu.
Milli Eğitim Komisyon Başkanı oldu.
Bilim Sanayi Bakanı oldu.
Milli Savunma Bakanı oldu.
Başbakan Yardımcısı oldu.
Bu kadar önemli makamlara geldiğinde kendiniz için bir şey istediniz mi derseniz, Allah şahit kendim için bireysel tek bir şey bile istemedim.
Taki Kocaeli Gazeteciler Cemiyeti Başkanlığı yaptığım dönemde Basın Sitesi projesini yapacağım dedikten sonra Bakan Fikri Işık’ın kapısını çalmayı bırakın adeta aşındırdım.
Kocaeli Basın Sitesi çalışmasında Türkiye’ye örnek olduğumuzu, TOKİ tarihinde ilk defa indirim alarak ki, zaten arsa payı bedeli diye fazladan koyulan bir bedelin indirilmesi konusunda Fikri Işık ve ekibindekileri adeta bunalttım.
Uzun yıllar önemli görevlerde bulunmuş Fikri Işık ile yıllara dayanan teşviki mesaisi olupta şahsı için bir şey talep etmeyen tek kişi de benim.
Emin olun en son görüşmemiz TBMM çatısı altında iktidar kulisinde sadece 10 dk oldu.
Işık’tan bu görüşmede bir dostum için sadece bir destek istedim. Oda olumlu sonuca ulaşmadı. Yani başka birisi olsa bu yazıyı yazmaz. Ama yiğidin hakkını yiğide vermek boynumun borcu diye bu yazıyı da kaleme alıyorum.
Onun için bu yazıyı yazınca sakın Fikri Işık’tan bir menfaati var diye bu yazıyı yazdı diye de düşünmeyin.
Basın Sitesi ile ilgili olarak kendisine minnettarlığımı her platformda onu seven ve sevmeyenlerin yanında da dile getiriyorum, getirmeye de devam edeceğim.
Tabi dönemin Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı İbrahim Karaosmanoğlu, yine dönemin valisi Hasan Basri Güzeloğlu’nun da katkılarını asla unutamam.
Birde o dönemde pahalı diye cazgırlık yapan sözüm ona gazetecilere de Basın Sitesindeki evlerinin şu anki fiyatlarını gördüklerinde acaba o dönemde bize yaptıkları haksızlıklardan dolayı biraz yüzleri kızarıyor mu diye de sormadan geçemeyeceğim.
Şu sıralar siyaset hızlandı.
Malum 2024 Mart ayında yerel seçimler var ve herkes bir yerlere oynuyor.
Bizim kentimizin bir hastalığı var.
Makam hastalığı.
Makamdakilerde oradan ineceğini bir gün unutmadan bu hastalıklı tiplerin goygoyları ile aman Allah’ım sanki o makamlar hiç gelip geçmeyecekmiş gibi düşünüyor.
Makamdan indiğinizde vurun abalıya. Yapılan tüm hizmetler tek kalemde unutuluyor.
Fikri Işık bu kent için önemli hizmetler yapmıştır. Ama bakanlık, milletvekilliği bitince şimdi bakıyorum çarşı pazarda, boş muhabbetlerde, “Fikri Işık, bitti. Reis üstünü çizdi” gibi söylemleri daha fazla duyuyorum.
Şimdi bitti denilen Fikri Işık’ın beraber çalıştığı arkadaşların makamlarına bir bakalım mı, bitip bitmediğini söz değerlendirin.
Kendisi döneminde referansı ile önce çalışma ekibi içerisine dahil ettiği isimler bakın şimdi nerelerde.
Daha doğrusu onun felsefesi ile ve yön göstermesi ile devlet kademelerinde önemli görevlerdeler.
Eğer Fikri Işık dedikleri gibi siyasi gücü bitmiş olsaydı, kendisinin referansında olan hiçbir bürokrat şuanda aktif olamazdı.
İşte İstanbul Teknik Üniversitesinde başarısını keşfettiği şu anki Savunma Sanayi Başkanımız Prof. Dr. Haluk Görgün’ü önce Gebze Üniversitesi Rektörlüğüne sonrasında da Aselsan Genel Müdürlüğüne ve yönetim kurulu başkanlığına atanamazdı. Haluk hoca da gerçekten çalışmaları ile şuanda Türkiye’nin göz bebeği Savunma Sanayi Başkanlığında gururumuz oldu.
Yine Fikri Işık’ın müsteşarlığını bir dönem yapan Prof. Dr. Ersan Arslan, şuanda Kırıkkale Üniversitesi Rektörlüğü görevini sürdürmekte.
Yine Özel Kalem Müdürlüğünü yapan Ahmet Akyol, Aselsan Genel Müdürü olarak görev yapmakta.
Yine Derince Belediyesinden Ankara’ya götürdüğü Recep Kemal Akyürek şuanda Milli Savunma Bakanlığı Yönetim Hizmetleri Genel Müdür Yardımcısı olarak görev yapmakta.
Yine danışmanı Yahya Coşkun, önce Müzeler Genel Müdür Yardımcılığı şimdi de TBMM Basın Yayın Daire Başkanlığı görevini sürdürmekte.
Yine danışmanı Okay Memiş, ilk önce Gümüşhane ardından Erzurum Valiliği yaptıktan sonra şimdi son atama ile AFAD Başkanlığı görevini sürdürmekte.
Yine sevgili kardeşim, Fikri beyin sahadaki gözü kulağı danışmanı Fatih Alp, Makine Kimya Endüstrisi Kurumu İzmit Müdürü olarak görevini sürdürmekte. Eminim ki, Fatih Alp Ankara da bir görev isteseydi o da çok önemli görevlerde olabilirdi. O Kocaeli de yaşamayı ve çalışmayı tercih etti.
Kocaeli Büyükşehir Belediyesi başta olmak üzere belediyeler ve kamu kurum kuruluşlarında onun referansı ile üst düzey görevlere getirilenleri yazmıyorum bile.
Sırf siyaseten sokakta bitti diyenlere sadece tek şey söyleyebilirim, eğer Fikri Işık’ın bu bitmiş hali ise güçlü halini siz varın düşünün.
Çok şükür bundan önce olduğu gibi bundan sonra da şahsıma ve çocuklarım için kendisinden hiçbir zaman talebim olmadı, olmazda.
Emekli olduk, her ay bankadan maaşımızı alıyoruz. Öyle para hırsı ve makamda olanlara yalayıp yutma heveslisi olan birisi de değilim.
Allah anama babama zeval vermesin.
2023 Mart ayında gerçekleşecek olan yerel seçimler öncesinde bu derenin altından çok sular akar, onun için söylemlerinize dikkat edin. Sonra arkasından konuştuklarınızın yüzüne nasıl bakarsınız onu bir düşünün.