Ahmet AKÇAALAN'ın Köşe Yazısı
Sınırımızda resmen savaştayız.
TBMM’de ise durum ortada…
Birbirini yumruklayan vekiller.
*Şerefsiz,
*Haysiyetsiz
*Onursuz
Kelimeleri siyasetin yeni gündemi.
Bu durumu sadece bir partiye bağlarsanız haksızlık yapmış olursunuz.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Kılıçdaroğlu için söylediği sert sözlere benzer şekilde CHP Gurup Başkanvekili Engin Özkoç’tan cevap geldi.
İki taraflı, bu toplumu geren bir dil ile karşı karşıyayız.
Siyasetçiler böyleyken, vatandaştan nasıl birliktelik, beraberlik bekliyorlar anlamıyorum.
Şehit cenazelerinde dahi birlikte olamıyorlar.
Nereye doğru gittiğimizi kimse sorgulamayacak mı?
Ne kadar gergin olduğumuzun kimse farkında değil mi?
Bence yeni siyasetçilere ihtiyacımız var.
*Daha sağduyulu,
*Daha adil,
*Daha kucaklayıcı
Söylemlere, davranışlara ihtiyacımız olduğuna inanıyorum.
Milletimizin şuuru o kadar yerinde ki, bu gergin ortama, militanlara, kışkırtıcı söylemlere karşı asla aynı tepkiyi vermiyor.
Sessizliğinde aslında bir tepki var.
Benzer fotoğrafı İzmit’te yaşıyoruz.
Meclis toplantıları çok gergin ve çok sert geçiyor.
Demokrasiyi, farklı düşünceyi hala siyasiler tam olarak anlayamadı. Vatandaşın 31 Mart’ta verdiği mesajı inatla anlamak istemiyor.
Şimdi soru şu vatandaş hangisini tercih edecek?
Sert, hakaret içeren kavgacı tutum mu?
Yoksa sağduyulu, sakin, kucaklayıcı olanları mı?
