Kocaeli Haber - Çetin Çıldır'ın Köşe Yazısı

Ülke için olumlu bir şey yazdığınızda belli bir kesimden gelen tepkiler standart hale geldi. Yandaş ile başlar, hayal dünyasında yaşıyorsunuz ile devam eder, A haber mi izliyorsun ile zirveye ulaşır. Aslında haksız da değiller, bizim mahalle hayal kurmayı sever.

- Meselâ, yüzde 3- 5 oy alırken, tek başına iktidarı hayal ederdik.

- Zincirlerin kırılıp Ayasofya' nın açılacağı günü,

- Devrim otomobiline yapılanları bilmemize rağmen, yerli bir motor ve otomobili,

- Nuri Killigil, Vecihi Hürkuş' lara yapılanları bilmemize rağmen güçlü bir Milli bir Savunma Sanayiini,

- Askerdeki çocuğumuzun yemin törenine veya orduevindeki düğününe başı kapalı annesi ile gidebileceğimiz günü,

- Tıp fakültesinin dönem birincisi kızımızın, başörtülü mezuniyet konuşması yapacağı günü,

- Buldukları her sakallı üzerinden bize saldırmayan medyayı,

- Her akıllarına geldiğinde irtica gerekçesi ile partilerimizin kapatıldığı dönemlerin sona ermesini,

- Kendi vatandaşını fişlemek yerine ülkeye tehdit oluşturanları izleyen bir güvenlik stratejisini,

- Dünya ile yarışacak bir sanayii hamlesini,

Bu ve bunlar gibi bir çok şeyi hayal ettik, hatırladığım kırk yılda.

Bir kısmımız, Türk dünyasını arkasına almış, merkezinde Türkiye olan TURAN hayali kurdu.

Diğer kısmımız, İslam dünyasını birleştiren ve yine merkezinde Türkiye olan İslam Birliğini.

Sizin de gördüğü gibi bu hayallerin bir kısmı gerçekleşti, kalan bölümü için 2023, 2053, 2071 hayalleri devam ediyor. Bugün olanları göremeyen arkadaşlarımız olduğu gibi, yarınları da göremeyenler olacak, ama hayal kurmaya devam edeceğiz.

Bu hayalleri kurarken kahramanlarımız vardı bu topraklara ait. Bir kısım Fatih'i, Yavuz'u, Abdulhamid' i Erbakan ı, diğer kısım, Mete Han'ı, Kürşat'ı, Mustafa Kemal' i , Türkeş'i rehber edinmişti. Mehmet Akif'i, Necip Fazıl'ı okuduk.

Marks, Mao, Che gibi başkalarının hayallerinin peşinden koşmadık. Hele devlete, devletin askerine polisine saldıran teröristleri asla kahraman bilmedik. Bizden büyük olanlar, devlet işkence bile yapsa küsmediler. Biz bu devleti hep sevdik ve birgün yeniden en büyük olacağına inandık.

Bizi hayalcilikle suçlayanlar hiç hayal kurmadılar. Muhalefette de olsalar hep devlet onlardı. Bize biraz benzeyenleri, hükümet olabilirsiniz ama iktidar olamazsınız veya sizi ben bile kurtaramam diye tehdit ettiler. Kendileri ise sözde kurucu irade olarak yan gelip yattılar.

Her kaybettiklerinde halkı cehaletle, makarna ve kömürcü olmakla suçladılar. Son zamanlarda askeri ve sivil bürokrasideki etkileri de kaybolmaya başladı. Bundan dolayı gergin ve sinirliler. Gerçi bizim mahallleden transfer ettikleri ile kazandıkları birkaç belediye onlara biraz moral oldu. Iktidar hayalleri de kurmaya başladılar, hayal kurmalarından mutlu da oluyoruz. Her şeyi armut piş şeklinde beklemelerinden sıkılmıştık. Biraz zahmet, biraz da destek( ABD ve AB de biraz çaba gösterirse) olur belki.

SON SÖZ

Hayal ettiklerimiz yanında, hayal kırıklığı yaşadıklarımız da oldu. Hak etmediği makamlara gelen, halka yukarıdan bakan yöneticiler , beyt-ül mala el uzatan veya en azından israf edenleri de gördük. Bütün bunlara rağmen bu milletin aklına hiç siz gelmediniz. Bunun sebebi, sizinle korkutan siyasetçiler değil bizatihi sizsiniz. Bu milletin size ait korkusu genetik kodlarına işlemiş, nesilden nesile anlatılıyor. Elde ettiği tüm kazanımları kaybetme korkusu mevcut iktidarı hatalarına rağmen ayakta tutuyor. Hiç düşünüyor musunuz ne yaptınız da sizden bu kadar korkuyorlar.

Biz çok hayal kurduk, kurmaya da devam edeceğiz. Bence siz de kurmaya bugün başlarsanız, kırk yıl sonra belki gerçekleşir. Biz umudumuzu hiç kaybetmedik, siz de etmeyin.