Ahmet AKÇAALAN'ın Köşe Yazısı

İki gündür,

Birileri olmayacak şeyler arıyor.

Daha ağır konuşurum ama bana yakışmaz.

-Neden o üç soruyu sormuşum?

-Neden fotoğraf çekilmişim?

-Neden fotoğraf çekilirken ellerimi bağlamışım?

Derdi ve kastı farklı olunca birilerinin gördükleri sadece bu tarz saçma sapan konular olur.

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun İzmit’te katıldığı basın toplantısı ve kendisine yönelttiğim üç sorudan bahsediyorum.

Ne sordum?

Birincisi; fiyat ne olacak, asgari ücretli bir vatandaş buradan konut alabilecek mi?

İkincisi; AK Parti Kocaeli temsilcileri, projeyle ilgili, ‘Ekrem İmamoğlu’nun gönlü olsun diye bu proje yapılıyor’ diyorlar. Bununla ilgili cevabınız olacak mı?

Üçüncüsü; Bugün Cumhurbaşkanımız bir açıklama yaptı ve ‘Kanal İstanbul projesinde sona gelindi. Uluslararası ihaleye çıkacağız’ dedi. İBB Başkanısınız; ne düşünüyorsunuz?

Birinci sorum vatandaşın merak ettiği soruydu.

İkinci sorum son gün atılan manşetler, Ak Partili siyasetçilerin söyledikleriydi.

Üçüncü sorum; Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklaması ve Türkiye’nin manşetiydi.

Nitekim sorularımın cevabı Türkiye’nin gündemine oturdu. Yüzün üzerinde gazetede Ekrem İmamoğlu’nun cevabı yayınlandı. Hatta ulusal TV’ler sorum ile birlikte haberi yaptılar.

Ve orada bulunan soru sormak isteyen meslektaşlarımın zamanlarını çalmamak adına daha çok sorumu sormaya fırsat olmadı. 

Fotoğraf çekilmem konusuna gelince; şuana kadar Türkiye siyasetinde fotoğrafım olmayan iki veya üç genel başkan kalmıştır. Ne yapalım, bizim işimiz bu?

Kimle basın toplantısına katılsam zaten çekiliyorum.

Aslı sorulması gereken soru;

Neden İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Erkem İmamoğlu’nun, Kocaeli’ne gelmiş ve açıklamaları Türkiye’nin bütün gazetelerine sıcak gelişme olarak duyurulmuşken, Kocaeli yazılı basınında birinci sayfada dahi yer almadığıdır. Kocaeli’nde sadece Mavi Kocaeli Gazetesi manşet yapabilme cesareti göstermiştir. Mavi Kocaeli Gazetesi sahibi Ahmet Oğuz’u ayrıca kutlarım.

Tekrar, tekrar anlatmanın kimseye faydası yok.

Kocaeli yazılı basını vahim bir durum içerisinde…

Toplantılara dahi katılamayan bir çizgiye düştüler.

İlke falan takılsın dursunlar…

Daha net anlatayım;

İBB Başkanı Binali Yıldırım olsaydı, İzmit Belediye Başkanı Sibel Gönül olsaydı. İnanın bana hepsi toplantıda en ön sırada olurdu. Ve neredeyse bütün yazılı basının manşeti Binali Yıldırım olurdu.

Ne manşetler atarlardı.

“Binali Yıldırım’ın Kocaeli Sevgisi”

“Sibel Gönül’ün Özgül Ağırlığı”

“Güçlü iktidar, güçlü işbirliği”

İşte bu fotoğrafı vatandaş gördüğü için artık yazılı basına ilgi yok.

Hatta Ak Parti'nin tabanında olan tepki tam bu yüzden...

Ak Parti'ye, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a demediğini bırakmayan medya ile bugün Ak Parti'nin Kocaeli temsilcileri el ele, kol kola bunu vatandaş görmüyor mu sanıyorsunuz? Neden Cumhurbaşkanı Erdoğan'a demediğini bırakmayanlar, Ak Parti'ye demediğini bırakmayanlar ne değişti de, Ak Partili Kocaeli belediye başkanlarını 2 yıldır tek bir kelime neden eleştirmiyor diye düşünmüyor mu sanıyorsunuz? 

Deva Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Kocaeli'ye gelmiş küçük küçük haberler yapılıyor.

Ayrıca dün Deva Partisi'nin bazı temsilcileri bize kırılmış.

Neden?

“Ali Babacan’ın Kocaeli Konuşmasını Canlı Olarak Kaç Kişi İzledi?” diye bir haber yapmışız. Haber de Ali Babacan’ın Kocaeli il kongresi konuşmasını canlı olarak sosyal medya hesabından bin 400 kişi izledi diye aktarmışız.

Bizim burada eksiğimiz nedir?

Rakam doğru mu doğru…

Siz, neden ilgi bu kadar az diye bunu düşünün bence…

2 milyon nüfuslu şehir bin 400 kişi canlı olarak izliyor.

Bugün bir belediye başkanı canlı yayın yapıyor 5 bin izleyici ile kapatıyor.

İktidara geliyoruz demekle iktidara gelinmez benden demesi…

Demem o ki,

Biz hür generaliz.

Kimseye göbek bağımız yoktur…

Sağlığım, aileme ayırdığım zaman, ticari krizler, finans yönetimi her noktada bedel öderken kimse bizden birilerinin avukatı olmamızı beklemesin…

Yeri geldiğinde mesleki etiğimizden ödün vermemek adına kendimizin kıracağı kalemimizden sözcülük beklemesin…

Bizim üzerimizde hakkı olan vatandaştır.

Okuyucuya olan duyduğumuz saygı ve güvendir…