Çetin Çıldır'ın Köşe Yazısı
Memur, emekli ve asgari ücretle çalışan milyonlarca insanın gözü yılbaşında yapılacak maaş zamlarında. Zam hesaplanmasında enflasyon oranı hesabı esas alınıyor. Bu konuda halk arasında fısıltı gazetesi üzerinden son derece yaygın inanışlar var. Enflasyon oranı hesabında zam dönemi öncesi ayarlama yapıldığı, ya da enflasyon sepetinde tenis topu olduğuna kadar bir sürü efsane yaygın durumda. Bu efsanelerin doğru ya da yanlış olmasının hiç bir önemi yok. Milyonlarca insan buna inanıyor, önemli olan bu. Kamu bürokrasisinde bu konu ile ilgili olanlar bu efsanelere bir son vermek zorunda. NOKTA ...
Bu konudaki bir diğer önemli konu corona sürecinde ortaya çıktı. Salgın sürecinde gıda fiyatlarında normal dönemlerin üzerinde artışlar yaşandı. Ek olarak bazı fırsatçı firmalar gramaj ayarlaması adı altında gizli zamları yürürlüğe koydu. Sözkonusu kitlenin tüketim önceliklerinde gıda bir numara. Dolayısıyla bu kitleye yapılacak zamlarda da gıda fiyat enflasyonunun baz alınması son derece adil olacaktır.
Bilinmesi gereken diğer bir konu bu kesime yapılan zamların, bu kitle tarafından tüketimde kullanıldığı gerçeğidir. Bu da yapılan zamların önemli bir bölümünün, KDV başta vergilerle hazineye geri döndüğü anlamına gelir.
Nüfusun alt gelir grubu olan bu kesimler, ülkedeki tüketimin önemli bir bölümünü yapıyorlar. Piyasalarda yaşanan krizin, bu kesimlerin gelirlerindeki reel düşüşlerden kaynaklandığı da unutulmamalı.
Bu bölümü yaşanmış bir olayla sonlandıralım. ABD ' de otomotiv üreticisi FORD ilk fabrikasını devreye alacaktır. Çalıştırdığı işçilere piyasa fiyatlarının çok üzerinde bir maaş vereceğini açıklar. Bu durum ABD sanayicilerinde ciddi bir tepkiye yol açar. Kendisine sen kendini de bizi de batırmak mı istiyorsun diye tepkiler gelir. Verdiği cevap ders niteliğindedir.
- Ben pahalı bir ürün üretiyorum, bunu insanların satın alması gerekir ki iş yapabileyim. Ben bu maaşı verince siz de zorunlu olarak zam yapacaksınız, ben de üretimlerimi satacağım, bu kadar basit.
SON SÖZ
Son bölümde olayın siyasi boyutunu da ele alalım. Son dönemlerde muhalefet direkt bu kesimlere oynamaya başladı. Her ne kadar somut bir proje ortaya koyamasalar da, zor durumda olan bu kesimler bir hayalin peşine de gidebilirler. Malum siyasetin duayeni ve hemen her konuda tarihe geçmiş bir sözü olan Süleyman Demirel;
İktidarları boş tencere devirir diye ifade etmişti.
Özellikle terörle mücadele, milli savunma sanayii ve dış müdahalelerde elde edilen kazanımları bu meseleden riske etmek doğru olmaz.
-Enflasyon hesaplamasını halkın anlayacağı şekilde yapın.
- Düşük gelir gruplarının zamlarında gıda fiyatlarını baz alın.
-En önemlisi de toplumun zaten sıkıntılı adalet duygusunu zedelemekten uzak durun.
- Siz ne kadar tasarruf yapıyorsanız, halktan da o kadarını bekleyin. Bu kadar basit VESSELAM...