ÇETİN GÜROL'UN KÖŞE YAZISI..
Bugün size köşemde kentimizdeki meydanlardan ve durumlarından bahsetmek istiyorum.
Kimse kusura bakmasın biraz da zülfüyare dokunmak istiyorum. Eminim ki bu yazıdan sonra birileri bana çeşitli yakıştırmalar da yapabilirler. Emin olun benim hakkımda kimin ne düşündüğü de çok önemli değil.
Bugüne kadar doğru bildiğim yolda ilerledim. Emekliliğin kıyısında gerçi emekli de olmasamda bundan sonra da geriye dönüp bakacak halde de değilim. Öncelikle İzmit merkezdeki Yeni Cuma parkına bakalım. Aylardır bitmeyen bir çalışma, ucube bir trafo binası adeta Yeni Cuma Camii'nin diğer adıyla Pertev Mehmet Paşa caminin üstüne hançer saplanmış gibi durmakta. Dedim ya aylardır bitmeyen bir Yeni Cuma Parkı ve çevresi sanki Gazze şeridindeki bir sokak gibi öyle kaderini terk edilmiş durumda. Para alamadığı için müteahhitin kaçtığı söyleniyor, anıtlar kuruluna takıldığı söyleniyor. Anlayacağınız söyleniyor da söyleniyor. Allah aşkına İzmit'in göbeğinde Yeni Cuma Caminin önünden ve parkın çevresinden belediyede etkili hiç bir Allah'ın kulu geçmiyor mu? Parkın içinin beton yığınına dönüştürüldüğünü hiç bahsetmiyorum.
Diğer gözüme takılan İzmit Sabri Yalım Parkı olarak bilinen İzmit Belediyesi'nin tam da önünde bulunan parka önceki gün tepeden baktım. Yeşili görmek varla yok arasındaydı. Yılbaşı ile birlikte çeşitli ledli süslemeler diğer tarafta oyun parkı tabii bir de park içindeki parke yollar adeta yeni bir beton yığını gözüme takıldı. Tam bu parkı yazacakken bir de baktım ki, parkın bir yeşil alanı daha yok edildi. Yaklaşık 15 metrekarelik veya 20 metrekarelik bir alana beton döküldüğünü gördüm. Sabri Yalım Parkı olarak bilinen bu alanın sorumluluğu İzmit Belediyesi'nde mi, yoksa Kocaeli Büyükşehir Belediyesinde mi inanın bilmiyorum. Parkta bir bakıyorum İzmit Belediyesi elemanları, bir bakıyorum Kocaeli Büyükşehir Belediyesi elemanları.
Şu an yapılan o çalışmayı neden yaptıklarını bekleyip göreceğiz. Ancak tepeden yeşilin bile zor göründüğü Sabri Yalım Parkı'nda bir alan daha maalesef betonlaştırıldı. Cumhuriyet Parkı içindeki kafe binası da aylardır kapalı bekliyor. Onun da akıbeti bölgedeki vatandaşlar tarafından merak ediliyor. Şimdi diyebilirsiniz hep İzmit Belediyesinin sorumluluk alanı içerisindeki parklardan bahsediyorsun diye, hatta bu yazıyı okurken hemen yakıştırmalarda yapanları duyar gibiyim. Diyorum ya çok önemli değil insan kendini bildikten sonra gerisi çokta önemli değil.
Evet eski Perşembe Pazarı olarak bilinen valiliğimizin yan kısmında bulunan Kocaeli Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılan Kent Meydanı olarak bilinen alandaki çalışmalar tüm hızıyla sürüyor. Umarım hız kesmeden yapılan bu çalışmalar İzmit Belediyesi'nin müteahhitlerine de örnek olur. Kocaeli Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılan Kent Meydanı projesinin maliyetini görünce inanın dudağınız uçuklar. Yaklaşık 200 milyon TL. Yine Kocaeli fuarının bulunduğu alanda yapılan millet bahçesi projesinin önünden geçerken tabelaya gözüm ilişti.
Tamı tamına 405 milyon TL. Yani 2 proje toplamda 600 milyon TL'ye tekabül ediyor. Ekonomik krizin artık zirvede olduğu bir dönemde acaba bu iki proje için harcanan para çok değil mi diye kendime sormaktan alamıyorum. Şimdi bu projeler bittikten sonra mükemmel de bir eser ortaya çıkabilir. Benim eleştirim bu projelerin zamanlaması ile alakalı.
Mesela Kent Meydanı olarak yapılan projede acaba yerin altına otopark yapılacak mı? Şimdi birileri ya bu adam da projeyi incelememiş diyebilir. Ben sorunun cevabını da biliyorum. Ancak vatandaş ve özellikle şehrin trafiği ile ilgilenen trafik polisleri beni gördüğünde şehir içindeki trafiğin yeni projeler bittikten sonra daha da içinden çıkılamaz bir hal alacağını ifade ediyorlar.
Elçiye zeval olmaz. Ben yetkililere ileteyim de gerisi büyüklerimize kalmış. Başta da dediğim gibi bu kentin gelişmesinde kim bir tuğla koyarsa başımın üstünde yeri var. Ancak heykel ile bulvar arasında kalan bu alanı yetkililerin bir gezinmesini talep ediyorum özellikle de akşam iş çıkışlarında yürüyerek bu bölgeleri bir incelesinler sonrasında daha iyi karar vereceklerine inanıyorum.
Sağlıcakla kalın...
