Tefekkür Saati - Ayşe Battal

Her gün sayısız ölüm haberi alıyoruz. Kimimizin yakınları covid-19'la savaşıyor. Haber kanalları ve sosyal medyada yayılan bilgi kirliliğinin sonu gelmiyor. Olan biteni değiştiremiyor olmanın ağırlığı altında eziliyor ve aciz bir kul olduğumuzu en sert şekilde idrak ediyoruz.
.
Rasûlallah s.a.v, zorluklarla karşılaştığı anlarda "Kalk ey Bilâl! Bizi namazla ferahlat!" derdi. (Sahih Hadis)
Sevinç ya da coşku, sıkıntı ya da üzgün zamanlarında, gönlünü ilahi itaatin derinliklerine bırakmak için namaz kılardı. Rabb'e bağlı bulunan bir kalbin, O'na yönelişi demekti...
.
Rabb'imiz Bakara Sûresi 45. Ayet-i Kerime'de buyuruyor ki: "Namaz ve sabırla yardım dileyin. Gerçi bu ağır gelir ama huşû duyanlara değil."

Sabırla yardım istemek sayısız tekrara sahip Kur'an-ı Kerim'de... Nelere sabretmemiz gerektiği apaçık bildiriliyor. Benim dikkat çekmek istediğim sabır konusu ise "felaketlere karşı olan sızlanmamaya" sabretmek! Başımıza gelen güçlükler, felaketler Rabb'imizin bize çağrısıdır aslında...
.
Şu halde namazla yardım dilemek nedir?

Namaz, kul ile Allah arasında bir bağ, bir buluşmadır. Namaz, nefsin dünya hayatının değerlerinden daha üstün değerler bulduğu ilişkidir.

Şehid Seyyid Kutup Hoca "Kur'an'ın Gölgesinde" tefsirinde namazı "hazine" olarak tanımlamış ve şöyle demiş: "Namaz, Allah yolcuları için bir azık, sahrada susuz kalmışlar için bir pınar ve ümitlerin bittiği yerde bir ümit kaynağı. Bu kaynak, her mü'minin elini uzatabileceği bir hazine."
.
Namaz kurumayan bir kaynak, bitmeyen bir hazine... Kalbi sükunete ulaştıran ve azmi artırandır. Sabır ipi, yalnız namazla uzar ve namazla birlikte olduğu müddetçe kopmaz... Namaz, sabra Allah rızası, iç huzuru ve güveni de ekler.
.
Rabb'in seni çağırıyor. Bu buluşmada yerine almamak için bahanen ne?

Bizi namaza çağır ya Bilâl!

Çağır ki secdeye varalım, ruhumuz dizginlensin, durulalım ve tevekkül edelim Allah'a...