Malum ülke gündeminde 2 hafta öncesine kadar Terörsüz Türkiye konuşuluyordu.
Sonrasında biranda orman yangınları ile gündem biranda oraya kaydı.
Ormanlarımız yanıyor. Canlarımız yanıyor. Ormanda yaşayan hayvanlarımız yanıyor. Evlerimiz yanıyor. Tabiri yerinde ise ciğerlerimiz yanıyor.
Hafta sonunu biraz yoğun geçirdim. Öyle ki Cumartesi günü IDEF 2025 Savunma Sanayi fuarına gittik.
Savunma Sanayini yakından takip ettiğim ve gelişmeleri sağ olsun Savunma Sanayi Daire Başkanı Emin Asıltürk tarafından bilgilendiğim için her yerde Savunma Sanayinin siyaset üstü bir konu olduğu vurguluyorum.
Eğer bu fuara gidemediyseniz çok şey kaçırdınız diyeceğim ancak sizler için geniş görüntüler ile haberlerimize bakarakta nerden nereye geldiğimizi görebilirsiniz.
Şimdi Savunma Sanayimizden orman yangınlarını önleme ve çıkması durumunda söndürülmesi için bir adım bekliyoruz.
Mutlaka Türk mühendislerimiz, işçilerimiz özel sistemler geliştirebileceklerine inanıyorum.
Kentin gündemine gelince Pazar gününü de Bayraktar köyünde üreticilerimiz ile geçirdim.
Aşırı sıcaklar da biz kafamızı klimalı odalarımızdan çıkaramazken, Bayraktar köylüsü tarlada bizler için üretmeye devam ediyor.
Gerek açık alan gerekse sera da örtü altı dediğimiz yöntem ile bizler için üretmeye devam ediyorlar.
Hatta inadına üretiyorlar desem yalan olmaz.
Çünkü emeklerinin karşılığını alamıyorlar.
Ürünler maalesef para etmiyor. Malum girdilerin artması üretim maliyetlerini artırıyor.
Mesela Bayraktar karpuzunun tam şuanda zamanı. Ancak para etmiyor.
İşte Ziraat Odaları Birliğine bu yüzden tepki gösteriyorum.
Kardeşim bir üretim planlaması yapsanız. Üreticinin menfaatine hareket etseniz olmaz.
Mesela Bayraktar köylüsünün can damarı Bayraktar göleti su savaklarının kırık olanlarını onarılması için büyükşehir belediyesi ile görüşseniz.
Ama olur mu, doğrudan gelir desteği dönemi geldiğinde ÇKS belgesi için para almaktan başka ne biliyorsunuz.
Ankara da Maltepe de klimalı binada, son model makam araçları ile ayda bir yasak savmak babında açıklamalar yaparak günü geçirmek kolay.
Buradan sesleniyorum. Bayraktar köylüsü çok bir şey istemiyor.
Hergün yapılan suyu boşa kullanmayın, tasarruflu olun çağrısı yapan yetkililerin yapması gerekenleri yapmadığı için boşa suyun gittiğini buradan haykırıyorum.
Bayraktar köylüsü başta olmak üzere tüm köylülerimize ve üreticilerimize vatandaş olarak destek verelim.
Onlardan ürün alırken, pazarlık yapmayalım.
Yoksa yarın öbür gün ekecek ve üretecek çiftçi bulamayacağız.
Sonrası ise malum.
Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Başkanımız Tahir Büyükakın’dan Bayraktar köylüsü adına destek istiyorum.
Kentimizde bir ziraat odası başkanımız haricinde diğerlerinin de törenlerde en ön koltuklarda oturmaya devam etsinler.
Bir gün üye bile bulamayacaksınız, haberiniz olsun.